Erken doğum hamileliğin özellikle son dönemlerinde anne adaylarını en çok endişelendiren durumlar arasında yer alıyor. Gebeliklerin yaklaşık olarak % 12’sinde prematüre yani erken doğum tablosu ortaya çıkıyor. Elbette erken doğuma dair bazı şüphelerin olması durumunda çeşitli tedbirler alınabilir. Ancak bu tedbirlerin her daim başarılı sonuçlar doğuramadığını da belirtmemiz gerekiyor. Kimi zaman erken doğumun önlenmesi mümkün olurken bazı gebeliklerde maalesef istenen sonuç elde edilemeyebiliyor.
Tıkla Öğren –> https://drtugrulabacioglu.com/sezaryen-dogum/
Erken Doğum Belirtileri Nelerdir?
Anne adaylarının en çok merak ettiği konulardan biri de erken doğum belirtilerinin neler olduğudur. Düzenli ve sık kasılma olması yaygın şekilde görülen bir belirtidir. Aynı zamanda kasılmalar şiddetlenmeye başlar ve kasılma sıklığı da artar. Fakat bu kasılmaları yalancı kasılma olarak da bilinen Braxton Hicks ile karıştırmamak gerekiyor. Yalancı kasılmalar gebeliklerin büyük bölümünde yaşanır. Yalancı kasılma ile erken gebeliğin yaşattığı kasılmalar arasında fark var. En önemli fark yalancı kasılmaların tutarlı olmamasıdır ve beraberinde kasılma sıklığında da bir artış meydana gelmez. Ayrıca yalancı kasılma doğumun hemen öncesinde yaşandığı gibi bir ağrıya da neden olmaz.
Sıklıkla idrara çıkmak yine bir diğer erken doğum belirtisi olarak karşımıza çıkıyor. Vajinal akıntıda da bir artış meydana gelir. Akıntıya bazen lekelenme şeklinde çok hafif kanamalar da eşlik edebilir. Leğen kemiğinde şiddetli bir baskı hissinin olması, kasılma sıklığının 10 dakikada bir olması gibi belirtiler de ortaya çıkabilir. Baş ağrısı da bazı anne adaylarının yaşadığı belirtiler arasında yer alıyor. Bu ağrı genellikle başın arka kısmında meydana geliyor.
Alt karın bölgesinde kramp hissinin olması, mide bulantısı ve kusma ya da ishal de erken doğum belirtileri olarak görülebilir. Bu belirtilerin ortaya çıkması durumunda zaman kaybetmemek çok önemlidir. Anne adayları derhal doktorlarına bilgi vermeli ve yaşadığı şikayetleri aktarmalıdır.
Tıkla Öğren –> https://drtugrulabacioglu.com/dusuk-riski/
Kimler Erken Doğum Riski Altındadır?
Kimlerde erken doğum riskinin daha fazla artığından söz edebiliriz. Ancak erken doğumun önceden bilinmesinin mümkün olmadığının da altını çizmek gerekiyor. Bunu anlamak için yapılabilecek bir test ya da muayene yok. belirtilerin ortaya çıkması durumunda müdahale edilebilir ve erken doğumun önlenmesine çalışılabilir. Risk faktörlerini ise şu şekilde sıralayabiliriz:
- Daha önce prematüre doğum yapmış olmak
- Daha önce çoklu gebelik yaşamış olmak
- Vücudu çok yoran ağır işlerde çalışmak
- Rahimde, rahim ağzında ya da plasentada problemlerin olması
- Tütün ürünleri ya da uyuşturucu kullanımı
- Fetal doğum kusuru olması
- Ciddi stres ve üzüntü yaşamak, travmatik olaylar
- Çeşitli enfeksiyonlar
- Amniyo sıvısının fazlalığı
- Vajinal kanamalar
- İki gebelik arasında 6 aydan daha kısa zaman olması
- Bazı kronik rahatsızlıklar
- Periodontal hastalıklar
Erken Doğum Engellenebilir mi?
Gebelik öncesinde ve gebelik döneminde doktorun önerdiği tüm kontrolleri yaptırmanız erken doğum riskini azaltmak adına büyük önem taşıyor. Ancak erken gebeliklerin engellenmesinin her zaman mümkün olamadığını da belirtelim. Belirtiler ortaya çıktığında erken doğumu önlemek adına her türlü girişimde bulunulur. Fakat her gebelikte başarılı sonuçlar elde edilemediği için tamamen engellenmesinin mümkün olamadığını da belirtmeliyiz.
Sağlıklı beslenmek ve ideal oranda su tüketmek de büyük önem taşıyan unsurlar arasında yer alıyor. Folik asit ve kalsiyum ile vücudun desteklenmesi, sağlıklı bir gebelik geçirebilmek adına önem taşıyan unsurlar arasında bulunuyor. En azından erken doğum konusunda önlenebilen riskleri ortadan kaldırmak gerekir. Şayet doktor tarafından bazı ilaçlar reçete edilmiş ise bu ilaçların düzenli olarak kullanılması da mevcut riskleri engelleme konusunda önemini ortaya koyan unsurlardan biridir.
Anne adayları erken doğum durumunda bebeklerini kaybedeceklerinden de endişe ediyor. Bebeklerin hayatını kaybetmesi riski vardır. Ancak erken doğum yapan her annenin bebeğinin vefat edeceği şeklinde bir kaide de yok. Bu sadece bir risktir ve risk olarak da değerlendirilmelidir. Bu gibi durumlarda anne adaylarının aşırı strese girmesi, üzüntü yaşaması erken doğumu tetikleyebilir. Sakin kalmalı ve doktorun önerilerine harfiyen uyulmalıdır. Bu durumda mevcut risklerin azaltılması da mümkün olabilir.
Tıkla Öğren –> https://drtugrulabacioglu.com/down-sendromu/
Kaç Haftalık Erken Doğum Olur?
Gebeliklerin 40 hafta sürdüğünü belirtelim. Hamileliğin 37. haftasından önce doğumun gerçekleşmesi durumunda erken doğum konusundan söz edilebilir. Gebeliğin 37. haftası ila 40. haftası arasında gerçekleşen doğumlar erken doğum değildir. Gebeliğin 37. haftasından önce gerçekleşen doğumlarda bebeklerin bir süre özel bakıma alınmasına ihtiyaç duyulur. Bebekler uygun görülen sürede yenidoğan bakım ünitesine alınır ve ihtiyaçları da karşılanır.
Erken Doğum Nasıl Önlenir?
Gebelik dönemi boyunca alınabilecek bazı önlemler ya da bazı unsurlara dikkat edilmesi ile erken doğum önlenebilir olsa da bu durumun her anne adayı için geçerli olmadığını da belirtmek gerekiyor. Bir diğer deyişle, erken doğumun önlenmesi her zaman mümkün olmuyor. Ancak bu durum anne adaylarının bazı unsurlara dikkat etmesi gerekmediği anlamına gelmez. Örneğin yapılan araştırmalar, erken doğumların neredeyse yarısının vajinal enfeksiyonlardan kaynaklandığını ortaya koyuyor. Gebelik döneminde vajinal temizliğe ve hijyene dikkat edilmesi, bu durumdan kaynaklanabilecek erken doğumun önlenmesini sağlayabilir.
Tütün ürünleri, alkol ve uyuşturucu kullanımı da bir diğer erken doğum nedenidir ve bunlardan uzak durulması da erken doğumu önlemek adına önem taşıyor. Ayrıca hamilelikler arasında 6 aydan daha kısa süre olması gibi önlenebilecek unsurları göz önünde bulundurmak gerekir. Hamilelik döneminde vücudu zorlayan hareketlerden kaçınmak, ağır işlerde çalışmamak, stresten ve üzüntüden de uzak durmak erken doğumu engellemek bakımından dikkat edilmesi gereken faktörlerdendir.
Tıkla Öğren –> https://drtugrulabacioglu.com/akraba-evliligi-sonuclari-nelerdir/
Erken Doğum Zararları Nelerdir?
Erken doğumun yaratabileceği en önemli sıkıntı bebeklerin hayatını kaybetme riskidir. Prematüre doğan her bebek hayatını kaybetmiyor olsa da erken gebelik durumunda böyle bir riskin mevcut olduğunun altını çizmek gerekiyor. Erken doğumların zararlarından bir diğeri de bebeklerde fiziksel ya da zihinsel açıdan bazı sorunların gelişebilmesidir. Bebeklerin anne karnındaki gelişimleri doğum zamanına kadar devam eder. Ancak erken doğmaları, gelişimlerinin tam olarak tamamlanmadığı anlamına gelebiliyor. Her ne kadar prematüre bakım ünitesinde bebeklerin hayati önem taşıyan organlarını güçlendirmek için çeşitli müdahaleler yapılıyor olsa da maalesef fiziksel ve zihinsel sorunların tamamının engellememesi de söz konusu olabilir.
Tedavisi Nasıl Yapılır?
Uygulanacak olan erken doğum tedavisine bebeğin sağlık durumu ve erken doğuma neden olan unsurlar dikkate alınarak karar verilir. Bir anlamda duruma özel tedavi planlamasının yapıldığını söyleyebiliriz. İlk olarak ilaç kullanımı önerilebilir. Ancak bazen gebeliğin 34. haftasında doğumun gerçekleşeceğine dair bir tablo da ortaya çıkabiliyor. Böyle zamanlarda anne adayının klinik ortamda tedaviye alınmasına ihtiyaç doğabilir. Gebelik suyunun gelmesi ise daha farklı bir tedaviye geçilmesini zorunlu kılıyor.
Bebeğin akciğer gelişimini hızlandırma amacına yönelik olarak kortikosteroid kullanımı ya da kasılmaları kontrol altına almaya yönelik farklı tedavilerin uygulanması da söz konusu olabilir. Nasıl bir tedavi uygulanacak olursa olsun anne adayının sakin kalması önem taşıyor. Sadece doktorun önerilerini dikkate alması, reçete edilen ilaçları düzenli olarak kullanması, tedaviye yardımcı olunmasını sağlar. Belirtilerin ortaya çıkması durumunda zaman kaybetmeden doktora bilgi verilmesi de önemli unsurlardan biridir.
Tıkla Öğren –> https://drtugrulabacioglu.com/agrisiz-dogum-epidural-anestezi/
Detaylı bilgi için bizlere ulaşabilirsiniz.
Tel: +90 531 027 77 77
Mail:[email protected]