Rahim duvarı kalınlaşması rahmin iç kısmında bulunan duvar dokunun ideal orandan daha kalın olmasıdır. Rahim, büyük oranda kas dokusundan oluşan bir organdır ve iç kısmında ise bağ dokusu ile salgı bezleri yer alır. Rahmin iç kısmında yer alan duvar dokusu her ay gebelik için kendini hazırlar ve bebek için uygun koşullar sunabilmek adına kalınlaşır. Kalınlaşma ise hormonların etkisi ile oluşur. Eğer gebelik oluşmazsa rahim duvarı yeniden incelmeye başlar ve kalınlaşan doku da pul pul dökülerek adet kanaması ile birlikte vücuttan atılır. Bu döngü gebelik oluşmadığı müddetçe devam eder.
Kadınlarda bu döngünün son derece normal bir süreç olduğunu belirtelim. Fakat endometrial hiperplazi durumunda rahim duvarında meydana gelen kalınlaşma bir sağlık sorunu olarak değerlendiriliyor. Bu sorun kimi zaman hormonlardan kaynaklanırken kimi zaman da farklı bir hastalığın neticesinde oluşuyor. Tedavi edilmesi ise hastanın sağlığı açısından çok büyük bir önem taşıyor.
Çünkü tedavi edilmezse kanser veya aşırı kanama gibi çok önemli sonuçlar doğurabilir. Rahim duvarında kalınlaşma olup olmadığı basit bir jinekolojik muayene ile anlaşılabilir. Kimlerin risk altında olduğundan söz edeceğiz. Öncesinde rahim duvarında kalınlaşmanın kendini nasıl gösterdiğini yani hangi belirtiler ile ortaya çıkabildiğini aktaralım.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Belirtileri?
Menstrüasyon döneminde kadınların vücudunda çeşitli hormonlar salgılanıyor. Bu hormonlar rahimde bazı küçük değişimlerin olmasını sağlıyor ve böylelikle rahmin bebek için daha uygun koşullara sahip olması da mümkün hale geliyor. Bu değişimlerden biri de rahim duvarı kalınlaşması oluyor. Bu sayede döllenme sonrasında bebeğin rahme tutunması kolaylaşıyor.
Hamileliğin oluşmaması halinde progesteron hormonu salınımı arttığından rahim duvarında yeniden incelme meydana geliyor. Ancak vücudun östrojen ve progesteron hormonlarının dengesinde bir sorun olduğunda rahim duvarında kalınlaşma problemi ortaya çıkabiliyor.
Yaygın şekilde görülen rahim duvarı kalınlaşması belirtileri şöyledir:
- Adet dönemi kanamalarının beklenenden daha uzun süre devam etmesi
- Adet döneminde kan miktarında artış olması
- Adet düzensizliği
- Adet döneminde şiddetli kasık ya da karın ağrısı olması
- 2 adet dönemi arasında 21 günden daha kısa bir zaman olması
- Adet dönemlerinin dışında kanama olması
Kadınlarda bu belirtilerin tamamı oraya çıkmayabilir. Kimi zaman belirtilerden sadece biri görülürken bazen de birkaç belirti aynı anda ortaya çıkabiliyor. Ayrıca adet düzensizliği gibi belirtilerin farklı hastalıkların belirtisi de olabileceğini unutmamak gerekiyor. Bu nedenle belirtiler ortaya çıktığında mutlaka kadın hastalıkları ve doğum uzmanı ile görüşülmelidir.
Bilgin olsun –> https://drtugrulabacioglu.com/adet-oncesi-gerginlik-pms/
Rahim Duvarı Kalınlaşması Nedenleri?
Elbette rahim duvarı kalınlaşması sadece tek bir nedene bağlı olarak ortaya çıkmıyor. Kadınların bu problemi menopoz döneminde daha sık yaşandığı biliniyor. Çünkü menopoz döneminde progesteron hormon üretimi olmuyor ve bu durum rahim duvarında incelmenin olmasını da sıkıntıya sokuyor. Kimi zaman da çeşitli hastalıkların tedavi edilmesi gerektiğinde hastaların uzun süre östrojen içerikli ilaçlar kullanması gerekiyor. Bu durum vücudun hormon dengesini etkiliyor ve sonuç olarak rahim duvarında kalınlaşma tablosu ortaya çıkıyor.
Kadınlar arasında son derece yaygın bir şekilde görülen polikistik over sendromu da endometrial hiperplazi nedenleri listesinde yer alıyor. Bu sendrom kadınlarda yumurtlama olmasını önleyebiliyor ve durumda da progesteron hormonunun salgılanması da mümkün olmuyor. Haliyle rahim duvarında incelme meydana gelmediğinden söz konusu sorun ortaya çıkabiliyor. Rahim duvarında kalınlaşma olmasının nedenleri sadece bunlarla sınırlı değil. Aşağıdaki durumlarda da söz konusu sorunun ortaya çıkabildiğini belirtebiliriz:
- Diyabet (şeker hastalığı)
- Obezite
- Yumurtalıkta tümör olması
- Tiroit hastalığının mevcudiyeti
- Bazı karaciğer hastalıkları
- Bazı safra kesesi hastalıkları
Elbette yukarıda sıralanan rahatsızlıklar mutlaka rahim duvarı kalınlaşması sonucunu doğuracak şeklinde bir kaide yok. Ancak bu hastalıkların da hormon dengesini etkilediğini ve rahim duvarında kalınlaşmaya yol açabileceğini de unutmamak gerekiyor.
Mutlaka okumalısın –> https://drtugrulabacioglu.com/kolposkopi/
Kimler Risk Altındadır?
Kadınlar kimlerin endometrial hiperplazi konusunda risk altında olduğunu da merak ediyor. Bu listenin başında adet düzensizliği yaşayan kadınlar bulunuyor. Adet düzensizliği yaşayan kadınların tedavi görmemesi durumunda söz konusu problemin gelişme riski de artacaktır. Aynı zamanda menopoz dönemine yakın olan kadınların da risk grubunda bulunduğunu belirtmek gerekir.
35 yaş sonrasında vücudun hormon dengesinde bazı değişimler meydana geliyor ve bu durum kadınların risk grubunda bulunmasını da beraberinde getiriyor. Daha önce hiç doğum yapmamış olan kadınların da risk altında olduğunu unutmamak gerekir.
Kimi zaman kadınlar çok erken yaşlarda ergenlik dönemine girebiliyor. Bu kadınlarda rahim duvarı kalınlaşması sorununun çok daha yaygın bir şekilde görüldüğünü belirtmek gerekir. Bu noktada genetik yatkınlıktan da söz etmek gerekir. Çünkü konuya dair yapılan araştırmalar bu rahatsızlıkta genetik faktörlerin de etkili olduğunu gösteriyor.
Aşırı şişmanlık onlarca farklı hastalık gibi rahim duvarının kalınlaşmasında da etkili olan faktörlerden biridir. Diyabet yani şeker hastalığı ve kısaca PKOS olarak bilinen polikistik over sendromu problemi de balı başına bu sorunun kaynaklarından biri olduğundan polikistik over sendromu yaşayan kadınlar da risk altındadır.
Tanısı Nasıl Koyulur?
Kadın hastalıkları ve doğum uzmanı tarafından rahim duvarı kalınlaşması tanısı konması için vajinal ultrason yapılması gerekiyor. Rahim duvarının kalınlığının ölçülmesi bu sayede mümkün olabilir. Aynı zamanda vajinal ultrason esnasında rahim içi dokular da gözden geçirilir ve herhangi bir anormallik olup olmadığı da anlaşılabilir. Şayet anormal bir dokuya rastlanırsa biyopsi ile parça alınır ve patolojik incelemeye gönderilir. Hastaya rahim duvarı kalınlaşması tanısı konması için çoğu zaman ileri tetkiklerin uygulanmasına ihtiyaç duyulmaz.
İlginizi çekebilir –> https://drtugrulabacioglu.com/rahim-agzi-kanseri/
Nasıl Tedavi Edilir?
Hastaya endometrial hiperplazi tanısı konduktan sonra tedavi genellikle progesteron salınımının desteklemeye yönelik olur. Tedavi rahatsızlığın hangi tip olduğuna bağlı olarak belirlenir. Rahim duvarında kalınlaşma olmasının 4 farklı tipte değerlendirildiğini belirtelim:
- Basit hiperplazi
- Kompleks hiperplazi
- Basit atipik hiperplazi
- Kompleks atipik hiperplazi
Elbette rahatsızlığın tipi kadar hastanın yaşı ve genel sağlık durumu gibi faktörler de göz önünde bulunduruluyor. İlaç kullanımı ilk seçenektir ve hormon içerikli ilaçlar krem, oral tablet, enfeksiyon ya da rahim içi araç şeklinde uygulanabilir. Tedavide son seçenek olarak rahmin alınması ameliyatı tercih edilebilir. Rahim duvarında kalınlaşmaya neden olan unsurun ortadan kaldırılmasına yönelik bir tedavi prosedürü de uygulanabilir.
Rahim Duvarı Kalınlaşması Kanser midir?
Hastalara rahim duvarı kalınlaşması tanısı konduğunda kanser olunduğu düşünülebiliyor. Ancak bu hastalık kanser olduğunuz anlamına gelmez. Sadece tedavi edilmemesi durumunda kanser riskini artıran bir rahatsızlıktır ve hastalar tarafından da konunun bu şekilde değerlendirilmesi gerekir.
Rahim Duvarı Kalın Olması Ne Anlama Gelir?
Kadınlar için rahim duvarı kalınlaşması sorunu kimi zaman karışık bir konuya dönüşebiliyor. Özellikle tedavi edilmemesi halinde kanser riskinin artması nedeniyle bu hastalık kanserin öncü hastalığı gibi de değerlendirilebiliyor. Ancak böyle bir durum söz konusu değildir. Bu hastalığın olası en erken dönemde tedavi edilmesi, aşırı kanama ya da kanser gibi riskleri azaltmayı sağlamak amaçlıdır. Rahim duvarında kalınlaşma olması ile ilgili tüm sorularınızı yorum bölümüne yazabilirsiniz.
Önerdiğimiz diğer makalemiz –> https://drtugrulabacioglu.com/adet-sokturucu-ilaclar/
Konu ile alakalı detaylı bilgi için bizlere ulaşabilirsiniz.
Tel: +90 531 027 77 77
Mail:[email protected]